Hafta sonu parklardaydik. Cumartesi Yildiz parkinda yayildik Theo ile. Ben Penguen'in ozel Gezi sayisini aldim yanima, Xavier de romanini, tek satir bile okumadik. Ama cooook guzel anlar yakaladik :)
|
Babacik Theo'yu ruzgardan korumak icin siper oldu. |
|
Ciddi bir sohbetin ortasindalar... |
|
-Sisst bana bak koca adam! |
|
Ikisi de birbirlerine tislarken :) |
Ve pazar gunu Gezi parki, Istiklal cok gunesli oldugu icin paralel sokaklardan Tunel, Galata, Tophane'ye yuruyus, ordan ev... Yedigimiz sahane dondurma da ekstrasi!! Ben Taksim meydani duzenlemesini ilk defa gordum tabii, eski Havas'in oldugu alan temizlenmis, yollar meydana dahil olmus, yayalasmis. Yalniz bu meydan hep boyle cirkin, zevksiz beton haliyle mi kalacak? Doseyecek guzel tasiniz yok mu Allah askina??
Karnimdayken adini cokca duymustu Theo, Gezi parkiyla da boylece tanismis oldu.
PARKLAR... PARKLAR...
Bebek olunca hafta sonu disari cikma anlayisimiz oldukca degisti. Cocukla gidilecek en keyifli yerler parklar. Kafeler ve restoranlar bile neredeyse imkansiz cunku sigara yasagindan dolayi acik olan tum alanlarda sigara iciliyor! Bu durumda acik havadan keyif almak istiyorsak parklardan sasmamali. Bu sehirde bu kadar az olan parklari gozden cikaran bir anlayisi benim aklim almiyor!
No comments:
Post a Comment