Friday, October 13, 2006

necla'dan mektup

Neslim'e soylem part 1:

Nerede oldugumuz onemli degil, kendimizle birlikte ne goturdugumuz onemli diye konusmustuk seninle... Iste ikimiz de uzaklardayiz ama ruhumuz hep ayni yerlerde. Tabi ki her yerde ayni olacagiz. Biz hep biziz cunku.

Hatirlamak yetiyor dimi? Aklimizdakiler silinmiyor.. Silemiyoruz da cunku kacis yok gerceklerden. Etrafimizda var olan dunyalar degisiyor. Yeni insanlar taniyoruz, yeni ruhlari goruyoruz. His dagarcigimiz gelisiyor. Hep hissettigimiz ayni seyler de var. Bunu daha once hic hissetmemistim dediklerimiz de.

Nicin yaziyorsun boyle... Mutsuz oldugun icin mi? Hayatin boyunca bir seyleri beceremedigin icin mi? Varliginla yoklugun farkedilmedi mi hic?

Biliyorsun cevabi Hayir!! Sen hep varsin. Bulundugun ortamda. Hep gorunursun guzel gozlerinle. Kalbine koydugun umutlar, yuzundeki nesen olur cogu zaman. Tasidigin duygular; aska asik olman, sevilmeli mi sonuna kadar sevilmeli tavrin, ne olursa olsun sevgi benden kopmamali istegin. Sen boyle oldukca sevgi senden kopmayacak.

Nerede olmak istedigine karar verecek sensin.

Kalbin yorgun mu artik? Yoksa vucudun da mi? Ait olmak istedigine ait olamadigin icin mi kirginsin neredeyse bir bucuk yildir. Sen cok sevdin Neslim. Sevginin hakkini verdin. Savastin ugrastin. Yanlis miyim soyle... Bunu hissediyorum kalbin yorgun ama cabalamaktan bikmazsin.

Korkum kalbindeki umudum kaybolmasi Neslim...

Biliyosun buyuyoruz. Geride biraktiklarimiz gelecekte onumuze cikacaklar. Bazen ne hissediyorum biliyor musun? Evlilik iki insani bir insan yapiyor. Her seyi iki kisilik dusunmeye basliyorsun. Iki banyo havlusu, iki dis fircasi, iki terlik, evet ikimize de iki kisilik ayakkabi. Ben varim'dan biz variz'a donusuyor. Hayatin her kademesinin ogretecek cok seyi var.


NESLI'DEN CEVAP

Son cumleyi cok sevdim, hayatin her kademesinin ogretecek cok seyi var. Bunun icin yurumeye devam ediyoruz zaten.

Neden yaziyorum boyle de biricik dostumu uzuyorum... Mutsuz muyum? Degilim aslinda. Yetinmeyi ogreneli beri normalim diyorum, iyiyim diyorum. Yetmeli bu kadari. Varligimla yoklugum hissedilmedi mi? Bazi hezeyan anlari disinda bunun cok bir onemi yok aslinda. (Belki de oyle anlarda yazmamaliyim :) )

Benim hala umudum var... diye mirildaniyorum Neclam merak etme. Kalbim yorgun, ruhum yorgun ama bu bir bucuk yil once kaybettiklerimle ilgili degil belki de. Kaybedilen de hayaller zaten. Kisilere takilmiyoruz artik degil mi? Ask dedigin avuclarindan kayiverir, gecip gider. Tortular, bizim kendi yarattiklarimizla ilgili. Iste bu surecleri yasamak yoruyor... Ama yine de inadina yeni seyler ogreniyorsun. Yetinmeyi mesela. Aklim gecmise takilmiyor. Olanlardan memnunum aksine. Su an seviyorum, seviliyorum. Ask?.. Ask uzak bir ulke ama yabanciliklarim var zaten, artik oyle kolay degil. Huzurdu aradigim, sessizlikti. Simdi bunu yasiyorum.

Yanlis degilsin. Savastim, mucadele ettim. Her mucadele zaferle bitmiyor maalesef. Olsun, biz bunlari da seviyoruz. Yasadigimizi, insan oldugumuzu anliyoruz nihayetinde. Ama basarisizlik konusunda haklisin. Hayatim boyunca hep bir seyleri beceremedim ben.

Son soz: evlilige gelince... Dedigin cift kisilik yasam benim icin sadece dogacak cocugumun babasiyla birlikte yasamak demek. Ama bunu igrenerek, tuh-kaka seklinde demiyorum. Nasilsa baska insanlarla ayni evde yasamanin ne oldugunu biliyorum. Keyifli bir anne babalik iliskisi olur herhalde :) Guzel olabilir belki, Izmir'deki son ev arkadasimla cok keyif almamis miydim ev hayatimizdan :)

Bak benim hala umudum var!

No comments: